Ruh Sağlığı

Cezaevlerinin Unutulan Yüzleri: İnfaz Koruma Memurları

Cezaevlerinin Unutulan Yüzleri: İnfaz Koruma Memurları

Psikolog Vesile Çetin, İnfaz koruma memurlarının psikolojisi hakkında bilinmeyenleri anlatıyor.

CEZA EVİ … cezalandırma evi . Ev bizler için neyi temsil eder, korunaklı ve güvenli bir ortamı temsil eder. Ev kişilerin kendilerini güvende hissettikleri, en rahat hissettikleri ortamdır. İnfaz koruma memurları için CEZA EVİ gün içinde 8 saat mesaisini geçirdiği bir iş ortamıdır.

Cezaevinde görev yapan infaz koruma memurları nasıl şartlar içinde çalışmaktadırlar? Bu çalışma şartlarının kişiler üzerinde nasıl bir ruhsal etkisi olmaktadır?

Cezaevinde mesai gününe başlarken en temelde yaşanan duygu kaygı duygusudur. Öncelikle mesai girişinde geçmeniz gereken bir duyarlı kapı ve duyarlı kapı uyarı verdiği takdirde eşyalarınızı, ayakkabılarınızı bırakacağınız bir x-ray cihazı vardır. Duyarlı kapıdan geçerken uyarı verdiği takdirde eşyalarınızı, kıyafetlerinizi x-ray cihazına bırakırsınız. Kapıdan geçtiğinizde gelen uyarı sesiyle tekrar geri çıkmanız gerekir. Duyarlı kapı tekrar uyarı verdiği takdirde eşyalarınızı tekrar x-ray cihazına bırakırsınız, kapı uyarı vermeyene kadar bu işlem tekrarlanır. Duyarlı kapı uyarı vermeden içeri geçtiğinizde bir rahatlama hissiyle mesainize başlarsınız. Bir süre sonra bu durumla baş etmek için espriyi kullanmaya başlarsınız. Duyarlı kapıda görevli infaz koruma memurları bugün kaçıncıda kapı uyarı vermeden gelen kişi geçecek diye iddialaşırlar. Gülerek ve espriyle bu durumla baş edilmeye çalışılır. Kişiler bir durumla karşılaştıklarında bunu bütün yaşamlarına genellemeye başlayabilirler. Sizin için geçilebilecek bütün duyarlı kapılar uyarı verme kaygısı yaratabilir. Alışveriş merkezinin duyarlı kapısından geçerken kapı uyarı verdiğine istemsizce kaygı duyabilirsiniz, kapı uyarı verdi, acaba üzerimde metal bir şey mi vardı dersiniz. Ayakkabılarınızı x-ray cihazınıza bırakma ihtiyacı duyabilirsiniz.

İnfaz koruma memurlarının çalıştığı grup hükümlü ve tutuklulardır. Cezaevinde bulunan hükümlü ve tutuklular travmalarıyla cezaevine gelirler, cezaevinde sürekli kapalı ortamda bulunmanın etkisiyle psikolojik sorunlarla bu ortamda bulunurlar. Cezaevinde görevli infaz koruma memurları bu travmatik yaşantıların içinde çalışmak durumundadırlar. Nedir travma? Psikolojik travma kişilerin hayatını, vücut bütünlüğünü ya da ruhsal dengesini tehdit eden, ve duygusal anlamda üstesinden gelmekte zorlandığı olaylar, deneyimler veya durumlardır. (Pearlman&Saakvitne, 1995, p. 60). Travmatik durumlara, olaylara sürekli şahit olan kişilerde ikincil travma oluşmaktadır. Bu tür ortamlarda çalışan kişiler farkında olmadan hükümlü ve tutuklu ile özdeşim kurup onun yaşam tarzını kendi yaşamında sürdürmeye çalışabilir, kendine sosyal yaşamdan uzak , daha içekapanık bir yaşam alanı yaratabilir. F tipi filminde infaz koruma memurunun işten çıkıp tel örgülere bakan evinde akşamları sadece bira içerek oturması, bunun dışında sosyal yaşamının olmaması, bir hükümlü-tutuklu gibi kendini evine hapsetmesi buna çok güzel bir örnektir. Sürekli ilişki halinde olduğunuz hükümlü-tutukluların yaşamı, çalıştığınız iş ortamı fark etmeden sizin yaşamınızı sarar. Onun hissettiği izolasyon, yalnızlık duygusu sizin yaşamınızı kaplar. Siz de bir süre sonra sosyal yaşamdan uzaklaşmaya, daha çok kapalı ortamlarda bulunmaya, yaşama çaresiz ve umutsuz gözlerle bakmaya başlarsınız. Sosyal ortamlarınızda sadece kurumda görevli arkadaşlarınızla görüşmeye başladığınızı, gün içinde konunun sürekli cezaevine döndüğünü fark edersiniz. Aslında sosyalleşme çabası içinde aynı kısır döngünün içinde hapsolmaya başlarsınız.

İnfaz koruma memurları, eski tabiriyle gardiyanlar, gardiyan olmanın verdiği olumsuz etiketlemeleri hala üzerlerinde taşımaktadırlar. Sosyal yaşamlarında bazen mesleklerini söylemekten çekinmektedirler. Toplum içinde dayakçı ve rüşvetçi şeklinde etiketlenmelere maruz kalmaktadırlar. Yaşam içinde her şey bir dönüşüm sürecinden geçer. İnfaz koruma memurları da bu dönüşüm sürecinden geçmektedir. İnfaz koruma memurlarının büyük bir çoğunluğu üniversite okumakta, kendilerini geliştirmeye çalışmaktadırlar. Genç neslin bu mesleği icra etmeye başlamasıyla mesleki kimlikte farklılaşmalar başlamıştır. Bütün bu dönüşümleri fark edip bir mesleğe etiketlemeden bakmak çok önemlidir.

Mesleki deformasyona yoğun bir şekilde maruz kalan infaz koruma memurlarının ruhsal bütünlüklerinin korunması için psikolojik ve sosyal destek kanalı her zaman önplanda tutulmalı, buna yönelik çalışmalar daha aktif olarak yürütülmelidir.

 

Kim Psikoloji Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Kısıklı Mah. Alemdağ Cad. Masaldan İş Merkezi No: 60, A Blok Kat 1 Çamlıca Üsküdar İstanbul
0216 428 7 546
Gelişmelerden haberdar olmak için lütfen mail grubumuza üye olunuz:

Konuşalım

T: +90 216 428 7546
E: [email protected]