ÇOCUKLARDA ÇALMA

Çocuklarda görülen çalma davranışı anne babayı endişeye düşüren bir durumdur. Ancak bu çalma davranışı çocukta bir uyum ve davranış sorunun habercisi olabilir.  

Okul öncesi dönemde, genellikle 7-8 yaşlarına kadar görülen izinsiz eşya alma davranışı, bir uyum ve davranış bozukluğu olan ‘çalma davranışı’ olarak kabul edilmez. Bu dönemden önce, özellikle 3-6 yaşları arasında çocuklar gittikleri evlerde veya kreşte arkadaşlarında gördükleri objeleri ve oyuncakları almakta sakınca görmezler. Çocuğun bu davranışının altında yatan neden, beğendiği nesneyi yanında bulundurmaya çalışmaktan öte birşey değildir. Okul öncesi dönemde mülkiyet duygusu tam olarak gelişmediği için, çocuklar, başka birine ait bir eşyayı izinsiz olarak almanın kötü bir davranış olduğunu anlamakta güçlük çeker. Bu nedenle, çalma davranışının bir uyum ve davranış bozukluğu olarak ele alınabilmesi için çocuğun ilkokul çağına gelmiş olması gerekir.

Çocuklarda bir uyum ve davranış bozukluğu olarak görülen çalma davranışının altında yatan sebepler aşağıdaki gibi özetlenebilir;

1. Hatalı anne-baba tutumları
– Aşırı disiplinli tutum
– Kıyaslamacı tutum
– Paraya aşırı düşkünlük veya cimrilik
– Maddi cezalar verme
– Gereksinimlerin giderilmemesi
– Önceki çalma davranışının pekiştirilmesi

Yukarıdaki başlıklarda görüldüğü gibi, anne-babaların aşırı disiplinli ve katı tutumları çocuklarda çalma davranışına neden olabilir. Çocuğun kardeşleriyle veya komşu, arkadaş ve akraba çocuklarıyla sıklıkla kıyaslandığı aile ortamları çalma davranışına zemin hazırlayabilir. Ailenin, çocuğun maddi ihtiyaçlarını karşılamayarak onu cezalandırması, ekonomik güçlükler nedeniyle çocuğun fiziksel ihtiyaçlarını giderememesi, anne-babanın paraya aşırı düşkünlüğü veya cimriliği, parayı çocuğa karşı bir tehdit aracı olarak kullanması gibi hatalı tutumlar da çalma davranışının ortaya çıkmasına neden olmaktadır.

2. Değersizlik duygusu ve öz-güven eksikliği
Çocuğun kendini değersiz hissetmesi bu davranışı destekler. Kendini yetersiz hisseden çocuk değerli gördüğü eşyaları çalarak kendini değerli kılmaya çalışır. Yetersizlik duyguları taşıyan çocuğun anne-babasının aşırı koruyucu tutumu ve çocuğu sürekli kontrol etmeye çalışır tavırları çocuğun bu duygularını pekiştirir. Böylece, kendisine güvenilmediğini düşünen çocuk giderek öz-güvenini kaybetmeye başlar.

3. Kıskançlık ve rekabet duyguları
Kardeşlerini veya başka çocukları kıskanan çocuklar yaşadıkları rekabet duygusunu bastırabilmek için çalma davranışı gösterebilirler. Bu nedenle uyum bozukluğu geliştiren çocuklarda çalmak, kıskanılan veya rekabet edilen kişiden öç almak anlamına gelmektedir.

4. Sevgisizlik ve ilgisizlik
Fiziksel ve maddi ihtiyaçların giderilmemesi gibi, manevi ihtiyaçların giderilmemeside bu uyum bozukluğuna neden olabilmektedir. Yeterince sevilmediğini düşünen, duygusal anlamda yeterince ilgi görmeyen çocuk, başkalarına ait eşyaları çalarak elde edemediği sevgi açığını gidermeye çalışır. Bu sebeple,kimsesiz çocuklarda, sokak çocuklarında ve aileleri tarafından dışlanmış çocuklarda çalma davranışının görülme sıklığı fazladır.

Çocuklarında çalma davranışı görülen anne-babaların, bu davranışın tedavi edilmesi ve ileride yeniden ortaya çıkmasının veya yerini başka bir davranış bozukluğuna bırakmasının önlenmesi için zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmalarını öneriyoruz. Bir psikologla
uzmanla birlikte yapılan çalışmalarda yukarıdaki sebeplerden hangilerinin bu davranışın gelişmesine yol açtığı tespit edilmeli ve bu nedenler ortadan kaldırılmalıdır. Davranışa neden olan faktörler kontrol altına alındığında davranışta hızla ortadan kalkacak ve yeni bağımsız sorunların oluşumu da engellenmiş olacaktır.

Anne-babalar, bu sorun nedeniyle baş vurdukları uzman tarafından çocuklarına yaklaşımları konusunda da bilgilendirilmelidirler. Burada kısaca özetlemek gerekirse, çalma davranışı gösteren çocukların ailelerinin dikkat etmeleri gereken şeyler aşağıda sıralanmıştır;

Yargılayıcı ve suçlayıcı tutumdan uzak durmak
Aşağılayıcı, küçük düşürürücü ve ayıplayıcı tavır sergilememek
Çocuğu deşifre etmek
Bu davranışı nedeniyle çocuğa duyulan güvensizliği ifade etmek
Cezalandırıcı ve yasaklayıcı tutumlar sergilemek
Gurur kırıcı davranışlar sergilemek
Şiddete başvurmak