Ruh Sağlığı

ÇOCUKLAR DUYGULARINI ÖZGÜRCE ÇİZMELİ

Bebeklik döneminden çıkıp artık çocuklarınızın da kendi ihtiyaçlarını kendi isteklerini giderebildiği, kendinden bir o kadar emin bir döneme yani sizden bağımsız olmaya başladığı ilk dönemdir 5-6 yaş  dönemi. Bu döneme giren çocuklar bizlere göre hala çocuk olarak gözükseler de kendi açılarından bakınca durum hiçte öyle gözükmemektedir. Onlar artık büyümüşte küçülmüş bir birey haline gelmişlerdir. Bu şekilde düşünmelerine sebep olan en büyük etken ise, kendi ihtiyaçlarını kendilerinin giderebilmesidir. O artık size bağımlı bir çocuk olmaktan çıkmıştır. Onlarda yetişkin bir bireymiş gibi düzenli cümleler kurabilir, birçok duygu ve düşüncesini paylaşabilir ve fikir alışverişlerinde bulunabilmektedirler. Sizinle arkadaş olabilir ama bir yandan da disipline ve kontrole ihtiyaç duymaktadırlar.
Tabi ki de 5-6 yaş döneminde psikomotor gelişimi için yararlı olan birçok oyun araçları bu dönemde olmazsa olmaz özelliği taşımaktadır. Bu araçlar onun hem bilişsel, hem psikomotor hem de duyusal, dil gelişimine yardımcı olmaktadır. Oyun araçları denilince de akla gelen ilk şey boya kalemleridir. Biliyoruz ki çocukların ellerine kalem verince tutamayız onları. Bu dönemde çizilen resimlerin taşıdıkları anlamlar bizim için çok daha önemlidir. Kendi duygu ve düşüncelerini anlamaya başladıkları bu ilk zamandan itibaren, duygularını resimlerine yansıtmaktadırlar. Çocuk, resimlerinde biçim ve çizgiler, çocuğun iç dünyası, duyguları, hayalleri ve düşünceleriyle ilgili, psikolojik açıdan yorumlanması gereken çok önemli ipuçları vermektedir (Yavuzer, 2009).
Resim çizmek, çocukların ilgisini çeken ve onları bir şeyler yapmaya sevk eden bir etkinliktir. Resimle uğraşırken, çocuklar ortaya bir şeyler koyma heyecanını yaşarlar ve resim çizmekten son derece mutlu olurlar. Dolayısıyla bu etkinlik, çocukları mutlu etmekle birlikte onların sadece kas gelişimini ve becerilerinin artmasını sağlamakla sınırlı kalmamakta aynı zamanda estetik duygularını, düşünce ve iradelerini de güçlendirmelerine olanak vermektedir. Çocuk resim yaparak aynı zamanda çevresiyle bir iletişimde bulunur. İmgeler yoluyla resimlerinde kullandığı nesneler ve ifadeler çocukların neleri nasıl düşündüğünü, ne anlatmak istediğini, coşkularını, sevinçlerini ve daha birçok şeyi yapmış olduğu çalışmalarında açıkça göstermektedir. Bu durum çocuğu daha yakından tanımak için yetişkinler tarafından güvenli bir araç olarak kullanılabilir (Büyükekiz, 2008).
5-6 yaş çocuklarının bir özelliği ise kendini tanıma ve kanıtlama ihtiyacıdır. Bunu da en basit yoldan resim çizmekle gerçekleştirebilirler. Çocuklar, herhangi biri tarafından doğru veya yanlış şeklinde uyarılmadıklarından kendilerini çizim yaparken özgür hissedip bizimle daha doğru iletişime geçerler ve kendilerini daha doğru ifade edebilmektedirler. Böylelikle çocuklar çizimlerine kendi tecrübelerini, duygularını, yaşadıklarını  resim yaparak bizlere daha iyi aktarabilirler. Otago üniversitesinin 3-6 yaşlarında 60 çocukla yaptığı iki deney var. İlk deneyde, çocukların yarısına sevindikleri, üzüldükleri ve korktukları zamanlar hakkında sorular sorulurken; diğer yarısına da renkli kalemler verilmiş ve üzüldükleri, sevindikleri ve korktukları anları çizmeleri istenmiş. Araştırmacılar, bu deneyin sonunda şu bilgiye ulaşmışlar; resim yaparken duygularını anlatma fırsatı bulan çocuklar, sadece konuşarak bilgi vermeleri istenen çocuklardan daha fazla açıklama yapmışlar. Diğer bir ikinci deneyde ise; resim yaparken konuşturulan çocuklarının “doğruluğu” sorgulanmaya çalışılmış ve resim yaparken duygularını anlatma fırsatı bulan çocuklar, sadece konuşarak bilgi vermeleri istenen çocuklardan daha fazla açıklama yapmışlar. Daha sonra anlattıkları bu hikayelerin doğruluğu ebeveynleri tarafından kontrol edilmiş. Çocukların yaşları ve duygusal ruh halleri dikkate alınmadan bakılan deney sonucunda, resim yapmalarının çocukların kendi deneyimleri ve duyguları hakkında daha fazla bilgi sağlanıldığı gözlenmiştir.
Çocuğun bu dönemde göstermiş olduğu sanatsal etkinlikler yaratıcılık anlamında çocuğa büyük bir katkı sağlamaktadır. Çocuğun yaşadığı başarı durumu da kişiliğinin güçlenmesinde olumlu bir rol oynamaktadır. Dolayısıyla özgüven ve kendi ifade edebilme, çocuğun diğer etkinlik alanlarını da olumlu bir şekilde etkiler. Çocuk gelişiminde resim eğitimi, eğitimin en az diğer süreçleri kadar  önemlidir. Resim-tasarım-uygulama sürecinde çocuk kısa zaman  içerisinde “göz ile düşünme” yeteneği kazanır. Bu  süreçte  çocuk, etkin seçme  tercihini kullanır, yorumlar ve  biçimlendirir. Piaget’e göre; resim yapmak  çocuk için simgesel  bir  oyundur. Çocuğun bu oyunda ortaya koyduğu şey duygusal ve düşünsel  yaşamıyla ilgili imgelerdir. Çocukların çizdikleri resimlerle, yaşadıkları duygu durumları hakkında bize anlatmak istediklerine birkaç örnek;
Ailedeki sorunlar ve resim: Ailede iletişim kopukluğu aileyi konu alan resimlerde açıkça görülmektedir. Aile fertlerini çizmeyi reddetmesi ebeveyn figürlerinin olmaması parçalanmış aileyi sevgi eksikliğini anne baba ve çocukların arasına nesnelerin yerleştirilmesi aile bireylerinin arasına köprü gökdelen evler yol ırmak ağaçların çizilmesi iletişim problemlerinin bir göstergesi olarak kabul edilebilir.
Ay ve Güneş: Genelde bütün çocukların çizmiş olduğu resimlerde mutlaka ay ve güneş yer almaktadır. Bu tür resimlerde güneş, mutluluğu, sıcaklığı, güven ve gücü yansıtmaktadır. Bazı psikologlara göre ise bundan maksat babadır. Eğer çocuk babası ile iyi ilişkiler içindeyse güneş hep parlak, etrafına ışık saçan ve açık bir alandadır, ama eğer baba ile çocuk arasındaki ilişki iyi değilse güneşin dağların arkasındaki hali çizilir. Ay ise yokluğu yansıtır.
Otomobil: Günümüz toplumunda otomobil gücün bir göstergesidir, dolayısıyla genelde erkek çocukların resimlerinde otomobil sıkça göze çarpmaktadır. Araştırmacılara göre çocuğun resimlerinde sürekli olarak otomobili çizmesi ve kendisini de onu sürerken yansıtması, teknolojiye, dış dünyaya ve mekanik yaşam sitiline ne kadar bağımlı olduğunu gösterir.
Hayvanlar: Çocuğunuzun resimlerinde değişik hayvan çizimlerini görmenizin birçok anlamı olabilir, doğru sonuca varabilmek için bu tür resimlerin çok çizilmesi ve onunla konuşmanız şarttır.
Ev: Ev, çocuğun duygusal yaşamının oluştuğu merkezdir. Evin saydam olarak çizilmesi, yaşamı canlılığı, içini göstermeyen duvarların çizilmiş olması ise karamsarlığı, kendini anlatmakta karşılaşılan zorlukları ifade etmektedir. Evlerdeki bacalardan yükselen kalın dumanlar, aile içinde yaşanılan kavgaları, çatışmaları, sürtüşmeleri gösterir. Evlerden çıkan yollar rehberliğe, yol gösterilmeye duyulan ihtiyaçtır.
İnsan: Resimlerde, insan resimlerinin azlığı veya yokluğu sosyal ilişkilerde kopukluğu belirtir
Ağaç: Çizilen ağaçlarda meyve olması verimli olma isteği, yeşil yapraklı ağaçlar canlılığı, solmuş yapraklı ağaçlar ve yaprak dökümü ölüm isteğini duygularını yansıtır.  

Çocuğun gelişime uygun olmayan veya sizi endişelendiren resimlerin sürekli çizilmesi durumunda bir uzman desteği almanızı öneririz. 

Aysun BAŞCAN
Kim Psikolojik Danışmanlık
0216 428 7 546
[email protected]
http://www.kimpsikoloji.com

Çocuğun resimleri, kişi ve olaylar karşısındaki duygu ve düşüncelerini bize yansıtması bakımından oldukça önemlidir. Çünkü sözlü iletişim kurmada güçlük çeken çocukların sözsüz dili oluşturması ve anlatması daha kolaydır.
      Resimler muhakkak ki yaşlara göre değişimler göstermektedir. Özel durumları  olan çocukların resimleri ise diğerlerine göre daha da farklı  olabilmektedir. Onun iç dünyası ve yakın çevresi ile olan ilişkileri hakkında bilgi edinmekte resmin önemli bir yeri olduğu konusunda bütün uzmanlar hemfikirdir. Şüphesiz ki sadece resimleriyle çocukla ilgili bir değerlendirme yapmak da hatalı  olur.
      5 yaş çocuklarının çoğu bir kafa ve gövde çizmektedirler. Anlamlı resimler yaparlar ve önceden neyi çizeceklerini planlamaktadırlar. Kendi duygularını ortaya koymaya başlar ve genellikle kullandıkları  ve en sevdikleri figür insandır. Fakat insan resminin yanı sıra ilişkide oldukları nesneleri de çizmeye başladıkları  görülür. Bu dönemde ebeveynler çocuklarının çizdiği resimlere ilgi göstermelidir. Çünkü çocuk bu ilk resimlerini göstermek ve açıklamak arzusundadır. Aynı zamanda bu ilk resimler kişiliklerini, duygularını, isteklerini açıklar. 6 yaşına gelindiğinde çocuğun daha gerçekçi ve ayrıntılı resimler çizmeye başladığını  görebiliriz. Artık nesneleri mekana göre çizmeye, yer çizgisini daha iyi yerleştirmeye başlar. Bu dönemin ilginç bir özelliği bir gün çizdiği figürün ertesi gün çizilen figürle aynı olmamasıdır. Örneği bugün çizilen bir ağaç  ertesi gün farklı olabilmektedir. Uzmanlar bu durumu çocukların gördüklerini değil bildiklerini çizmesi olarak açıklamışlardır.
      Resimlerdeki figürlerden birinin geniş ifade edilmesi genellikle bu çocuğun o figüre özlem duyduğunu göstermektedir. Sürekli ilişkide olduğu birisini çizmemek (örneğin kardeş) kıskançlığı ifade edebilir. Çocukların kendilerini yalnız çizmeleri duygusal olarak ihtiyaçlarının karşılanmadığı, yardım gereksinimleri olduğu şeklinde yorumlanabilir. Bu tür resimler genellikle ebeveynlerin ilgisiz olduğu durumlarda ortaya çıkabilmektedir. Kuş veya bulut resimleri aşırı  baskı altında olduğu, özlem duyduğu özgürlüğü  ifade edebilir. Çocuk duygularını ifade etmek için renkleri de kullanır. Mat ve soğuk renkleri kullanarak çizdiği figürler o figüre olan nefreti ve kızgınlığı gösterebilir. Evini veya ailesini siyah renklerle çizen çocuk bu ortamda mutsuz olduğunu ifade etmek amacındadır. Ayrıca figüre yönelmiş yılan, şimşek, bıçak, testere v.b. objeler de o figüre olan nefreti ve çatışma isteğini simgeler. Bir çocuktan kendisini, annesini, babasını  veya herhangi bir şeyi çizmesini istediğinizde farklı bir şey çiziyorsa çocuk çizmesini istediğiniz figürü reddediyor olabilir. Örneğin bir aile resmi çizmesini istediğiniz çocuk, resmin içine babayı almamışsa bu durum babadan hoşnut olunmadığı  hatta onu reddettiğini düşündürebilir. Aslında yaşanan bir durumun tersini çizen bir çocuğun o durumu reddettiğinden bahsetmek yanlış olmayacaktır. Karalama ve garip şekilde çizilen resimler (örneğin amuda kalkmış çocuk) de çocuğun hareketli ve coşkulu bir mizacı olduğunu düşündürebilir. Gülümseyen yüzler çizmek tahmin edeceğiniz gibi mutlu bir çocuktan beklediğimiz resimlerdir. Aynı zamanda birbiriyle elele tutuşmuş figürler, kalp, çiçek gibi objeler sevgi ifadeleridir. Kendini bir yerlere hapseden resimler çocuğun suçluluk duyduğunu veya bir bunalımının olduğunu düşündürebilir. Evde kapalı bir çocuk veya aile resmi bu dönemdeki çocuğun okul korkusu yaşamaya başladığını düşündürür. Yüzü veya sırtı dönük figürler kaygıyı veya gerginliği ifade eder. Özenilmemiş bir figürün büyük  çizilmesi de o figürle gergin ve olumsuz bir ilişkiye işarettir. Tek başına bir ağaç veya sabit bir nesne çizmek çocuğun içinde bulunduğu yalnızlık duygusunu belirtir. Bir babaanne, anneanne veya bakıcı figürü, çocuğun yalıtılmışlığını, ailesinden dışlandığını gösterebilir.
      Son olarak başında da ifade ettiğim gibi çocuk resimleri onu anlamada tek başına yeterli değildir. Her zaman onu anlamak için yaşantısını  dikkatle gözlemeli, sözel ifadeleri ilgiyle dinlenmelidir. Ancak çocuğun resimleriyle verdiği mesajlar, onu daha iyi anlamanıza, dolayısıyla daha iyi iletişim kurmanıza yardımcı olacaktır.

Psikolog Orhan Dünya
Kim Psikolojik Danışmanlık
0216 428 7 546
[email protected]
http://www.kimpsikoloji.com

Konuşalım

T: +90 216 428 7546
E: [email protected]