Ruh Sağlığı

Çok kıskancım! Ne yapacağım?

Çok kıskancım! Ne yapacağım?

Kıskançlığın yoğun yaşandığı evliliklerde kıskanan da kıskanılan da rahat olamaz.

Yersiz kıskanılan kişi eşinin bu tutumu karsısında nasıl davranacağını bile­mez Her şeyi kafasına takan aşırı kıskanç es ise zaten en büyük zararı kendisine vermiş olur. Evlilikleri mutluluktan ziyade tartışma ortamında devam eder.

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a göre ise az miktarda kıskançlık evlilikte tutkal etkisi yapar, eşler arası bağı güçlendirir, ilişkiyi diri tutar.

‘Eşim beni ara sıra kıskanmasaydı çok üzülürdüm‘ diyen hanımların sayısı az değildir. Öte yandan kıskançlık duygusunda aşırıya kaçma tehlikesine karsı uyanık olunmalı. Aksi halde her günü çile içinde geçen çekilmez bir aile yaşantısı ortaya çıkabilir, eşler kıskanarak evliliklerini koruyacaklarını varsaydığı halde tam tersi sonuçlar doğabilir. Allah Rasulü (s.a.s) ‘Muhakkak ki yüce Allah bazı kıskançlıkları sever, bazı kıs­kançlıklara da buğzeder. Sevdiği kıskançlık kocanın bir şüphe neticesinde hanımını kıs­kanmasıdır Sevmediği kıskançlık ise ortada herhangi bir şüphe ve leke olmadığı halde kocanın ailesini kıskanmasıdır* sözüyle gü­nümüz tespitlerini asırlar öncesinden du­yurmuştur. İslam dini orta yolu tercih eder, insanı aşırılıklardan sakındırır. Kıskançlıkta da aşırılık hoş sonuçlar doğurmaz. Kişi an­lamsız karşı akışlarla eşini baskı altında tut­ma eğilimi gösterip sevdiği kişinin etrafına duvar ördüğünde, onun yapması, düşünmesi gereken konular hakkında emirler yağdır­dığında kıskanılan eş yakınlaşmaktan ziyade eşinden uzaklaşabilir. Kıskançlığın yoğun yaşandığı evlilikler­de kıskanan da kıskanılan da rahatsız olamaz. Yersiz kıskanılan kişi, eşinin bu tutumu kar­sısında nasıl davranacağını bilemez.  Her şeyi kafasına takan aşırı kıskanç eş ise zaten en büyük zararı ken­disine vermiş olur. Evlilikleri mutlu­luktan ziyade tar­tışma ortamında devam eder. Zira kıskanan eş ge­nel olarak suçlama eğilimi gösterirken kıskanılan, kendini savunmak zorunda hissedecektir.

KISKANÇLIĞIN ALTIN­DA NELER YATAR?

NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikoloğu Çiğdem Demirsoy’a göre kıskançlık çoğunlukla beraberinde baş­ka duyguları da barındırır. Böyle durumlarda kişi kendisinde mİ yoksa evlilik ilişkisinde mi eksiklik algıladığını tespit etmeli. “Neden kıskandım’” sorusunu kendisine sorup kaynağına inebilmeli. Somut bir neden var mı? Nedenini bulup ortadan kaldırmaya uğraş­malı. Duygularını kendi içinde aşmalı. Kıs­kançlığın nedeni kendimizde algıladığımız bir eksiklik duygusuyla bağlantılı ise eksik yanlarımızı düzeltmede daha özenil olma­mız gerekir.

Örneğin kişi eşini, daha ilgili, insan canlısı kişilerden kıskanıyorsa kendi­sinde bu konuda eksiklik hissediyor olabilir. Yapması gereken şey kıskançlık hezeyanları içinde eşini ve kendini tedirgin etmek değll. Eşine karsı biraz daha candan, içten ve ilgili olma gayretini kazanmaktır. Başka bir durumda ilişkide eksiklik algılanmış olabilir.

Demirsoy’un vurguladığı önemli bir nokta ise şöyle “Duyguların sorumlusu kar­şıdaki değil kişinin kendisidir; dolayısıyla bu olumsuzluğu ortadan kaldırma eyleminin ilk muhatabı da biziz. Kıskanma duygu hali de bize ait bir hissiyattır Aşırıya kaçtığında bu durumu ilişkiye olumsuz yansıtmadan halletmenin yollarını bulmak öncelikle kişinin kendisine aittir. Gerektiğinde uzman des­teği, eş desteği alınabilir. Unutmamalıdır ki baskıyla bağlılık gerçekleşmez. Bağlılığı ge­liştirmenin yolu sevgiyi artırmaktır. Cinsel yaşamda sıkıntılar varsa halledilmeli, sevgiyi artırma adına elden gelen gayret gösterilme­lidir.”

AŞKTA KISKANÇLIK VAR MIDIR?

Kıskançlık, yapılan somut bir yanlışa dayan­madığı sürece ve duyguları zedelemediği müddetçe ilişkiyi besleyip ve zenginleştirici bir rol oynar.  Evlilikte kıskançlığın normal seviyede var olması değil, yokluğu kötüye işarettir. Böyle bir ortamda özellikle de hanımlar sevilmediklerim düşünebilir. Uzman Psikolog Çiğdem Demirsoy’a göre sevdiğini kaybetme veya başkalarıyla paylaşma kaygı­sı, evliliğe daha fazla önem vermeye ve eşle iletişimde daha özenli olmaya sevk eder. Eşler arası sevgi paylaşımını canlı tutar. Hiç kıskanmamak da olumlu bir durum değildir. Bu yaklaşım ya kıskançlığa karşı öğrenilmiş bir reddetmedir ya da eşlerin birbirlerine il­gileri sorgulanmalıdır

KISKANÇLIK DUYGUSUNU KONTROL ETMEK İÇİN

Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a göre ise kıskanan kişi şunları yapmalı:  Bazı kıskanç eşler, hayat arkadaşını eve bağlı tutmak için tehdit yolunu kullanır. Hal­buki sadakat, tehditle değil ancak sevgiyle sağlanır. Eşini baskı altında tutmaya çalış­mak her hareketini takip etmek, aşırı şüp­heci davranmak, kıskançlığı öfke biçiminde yansıtmak karşı tarafı daha çok uzaklaştırır. Olumsuz duygularla baş etmenin yolu, onların yerini olumlu duygularla doldurmaktır. Kişi sevdiği insana sevgiyle yaklaştıkça kar­şısındaki de ona aynı şekilde yaklaşacak ve belki de kıskançlığı doğuran nedenler orta­dan kalkacaktır.

Güven duygusunu zayıflatan en önemli etken açık İletişimin olmamasıdır. Birbirleri­ne dolaylı, imalı mesajlar veren, kinayeli ko­nuşan insanlar farkında olmadan düzeltmek İstedikleri yanlışı daha da arttırırlar. Sorunların büyümemesi için kesinlikle açık İletişim şarttır. Kıskandığınız insanın sizi sevdiğini ve se­vilecek kadar olumlu bir insan olduğunuzu unutmayın.

Kim Psikoloji Psikolojik Danışmanlık Merkezi
Kısıklı Mah. Alemdağ Cad. Masaldan İş Merkezi No: 60, A Blok Kat 1 Çamlıca Üsküdar İstanbul
0216 428 7 546
Gelişmelerden haberdar olmak için lütfen mail grubumuza üye olunuz:

Konuşalım

T: +90 216 428 7546
E: [email protected]