RUH SAĞLIĞI DERNEĞİ 15 temmuz tarihinde yaşananlarla ilgili aşağıdaki basın açıklaması yapmıştır.

Toplum ruh sağlığını korumak, iyileştirmek ve güçlendirmek misyonuyla kurulan Ruh Sağlığı Derneği olarak 15 Temmuz gecesi itibariyle darbe maksadıyla yaşanan terör olaylarının ulusal ve küresel müsebbiblerini şiddetle kınıyoruz.

Şehitlerimize rahmet, yakınlarına sabır temenni ediyoruz. Yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.

Küresel ve ulusal ölçekte gerçekleşen bu travmanın toplumsal ruh sağlığını da olumsuz yönde etkilediği ve etkilemeye devam edeceği. bireysel travmalara da yol açtığının bilincindeyiz. Bir çok vatandaşımızın ve özellikle de çocuklarımızın bir fiil şahit oldukları, medya/sosyal medya aracılığı ile haberdar oldukları olaylardan etkilendikleri ve yakın gelecekte travma sonrası stres bozukluğu semptomları yaşayabilecekleri öngörülmektedir. Bu travma sonrası stres bozuklukları kişilik özelliklerine ve deneyimlere göre farklılık göstermekle beraber genel olarak uykusuzluk, kabus, olay anını tekrar yaşamak, sürekli hatırlamak, çarpıntı, terleme, kaygı, panik, uyuşukluk, isteksizlik, aşırı tedirginlik, konsantrasyon kaybı, aşırı sinirlilik vb hallerin yoğun olarak görülmesi veya kişinin normalinin dışında hissetmesi ve yaşaması şeklinde seyredebilmektedir. Bu tür travmatik olguların artmaması için özellikle de medyada paylaşılan video ve görüntülerle ilgili kamuoyunun dikkatli olmasını rica ediyoruz. Ayrıca yaşanan olayların neticesinde travma sonrası stres belirtilerin sıklıkta görülmesi durumunda uzmanlardan yardım alınmasını öneriyoruz. Bu konuyla ilgili ilerleyen saatlerde çocuklara nasıl yaklaşılmalı ve anlatılmalı hususunda ayrıntılı bir metin de paylaşacağız. İnsan hayatının bu kadar değersizleştirilip HİÇleştirildiği terör saldırılarında çocuklarımıza hayatın ve hayatlarının anlamını önemsemeleri için bu olayları onların yaş seviyesine göre anlatmalıyız.

Bunlarla beraber milli iradenin galip gelmesiyle yaşanan haklı sevinç ile şehitlerimizin ve yaralılarımızın yas dengesini gözetmek zorundayız. Şehitlerimiz için milli yas tutmalı, eğer bu yas erteleniyorsa bile en azından şehit yakınlarını, yaralıları, psikolojik olarak yaralanmış kardeşlerimizi ziyaret etme ertlenmemeli; şenlik alanlarında gördüğümüz siyasileri, sanatçıları, taziye ve geçmiş olsun ziyaretlerinde de görmeliyiz.

MESLEKTAŞLARIMIZ İÇİN ACİL VE ÜCRETSİZ “PSİKOLOJİK İLK YARDIM VE TSSB EĞİTİMİ” için tıklayınız.

İşbirliği içinde olduğumuz kurumları ve uzmanları, üyelerimizi vatandaşımıza travma desteği vermeye davet ediyoruz. Halkımızın bize ihtiyacı varken sahaya inelim, vatandaşlarımızı dinleyelim, daha iyi hissetmeleri için yanlarında olduğumuzu gösterelim. Gün birlik olma günüdür.

Yaşanan tüm bu terör olaylarından sonra Ruh Sağlığı Derneği olarak ulu devletimizin, kahraman milletimizin, kıymetli ülkemizin ve millet iradesinin yanında olduğumuzu beyan ediyoruz.

Son olarak tüm meslektaşlarımızdan rica ediyoruz. Üyesi olduğunuz tüm meslek organlarımızı STKlarımızı arayınız. Millet iradesine sahip çıkma konusunda açıklama beklediğinizi talep ediniz.

Saygılarımızla kamuoyuna duyurulur.

Ruh Sağlığı Derneği Yönetim Kurulu adına
Yrd. Doç. Dr. Ömer Akgül

—

ÇOCUKLARDA TRAVMA, TRAVMANIN ETKİLERİ VE ANNE BABALARA ÖNERİLER

Ülkemiz olarak şuan hayli zor bir dönemden geçiyoruz. Özellikle son günlerde yaşamış olduğumuz toplumsal olaylar, insanları çok derinden etkiledi ve bu durum karşısında çocuklarımız da çok ciddi bir şekilde zorlandılar.
Toplumsal olarak yaşamış olduğumuz bu durum aslında psikolojik tahlilde travma yaratan bir durumdur ve hepimizi çok derinden sarsmıştır, etkileri de uzun bir süre devam edecektir.

Peki travma nedir?
Travma; Hayatın günlük akışı içinde, hiç beklenmeyen bir anda ortaya çıkıp insanın dayanma gücünü zorlayan, ani ve beklenmedik bir şekilde gelişen (ölüm, doğal afetler, kazalar, terör eylemleri, savaş, vs) ve psikolojik bütünlüğünü alt üst eden durumlardır.

Çocuklar için travma ve anlamı
Çocuğun yaşanan olayları hem kendi yaşamına hem de yakınlarının yaşamına tehdit olarak algılaması durumudur.
Çocukların travmatik olaylar karşısında gösterdikleri tepkiler benzerlik göstermekle birlikte, her yaş grubunun gelişimsel özelliklerine bağlı olarak, tepkilerin ortaya konmasında farklılaşmalar olabilir.

Travmatik durum yaşandığında
Bana ne olacak?
Anne babama veya yakınlarıma ne olacak….?
Durumu ve bununla baş etmede çaresizliğin getirdiği etki sonucu tüm psikolojik yapısının darma dağın olması durumudur.
Tabi buna ek olarak çevreden ve televizyonlardan sosyal medyadan gördüğü ve duyduğu haberler de aynı zorlanmayı oluşturacak etkenlerdir.

Travmatik Bir Olaydan Sonra Çocuğa Destek Olmak
Çocuğa yaşadığı durumla ilgili ayrıntılı bilgi verilmelidir.
Çocuğun olayla ilgili duygu ve düşüncelerini ifade etmesine izin verilmelidir, “Sakın üzülme, kuvvetli olmamız gerekiyor” şeklinde bir konuşma yerine, “Evet, üzülüyorsun, anlıyorum” şeklinde bir konuşma, çocuğu daha çok rahatlatacaktır.
Çocuğunuzla fiziksel temasta bulunmak çok önemlidir.
Çocuk korktuğunda onu nasıl koruyacağınızı anlatınız.
Çocuğa oyun oynama ve resim yapma fırsatı verilmeli, onun yaşadıklarını dışa vurması sağlanmalıdır.
Çocuğun, yaşanan durum ile ilgili sorularına mutlaka bir yanıt bulunmalıdır. Bu yanıt “Bilmiyorum, öğrendiğim zaman seninle paylaşırım” da olabilir, duymamazlıktan gelmek çocuk açısından en rahatsız edici durumdur.

Ne zaman bir uzmana başvurmalıyız?
Eğer çocuğunuz gün içinde sebepsiz yere huzursuzluki tedirginlik korku ve kaygılar yaşıyorsa,
Sizinle konuşmakta zorlanıyorsa,
Gece uyumakta zorluk çekiyorsa,
Uykusundan sık sık uyanıyorsa,
Ağlama yada korku nöbetleri yaşıyorsa,
Size yapışık olarak geziyorsa,
Anne babasız bir odadan diğerine geçmeye bile zorlanıyorsa,
Normal durumlara yada problemlere bile gereğinden fazla tepkiler veriyorsa… vb durumları yaşıyorsa mutlaka bir profesyonel destek alınız.

Unutmayın ki uzman desteğinin temel amacı çocuğun öncelikle korku ve kaygılarını gidermek ve daha da önemlisi psikolojik yapısını güçlü tutabilmektir.

Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Her gün bu duyguları çekiyorum ama hiç bir şey hissedemiyorum ve hiç kimsenin yanında olmak istemiyorum. Dikkatim dağılıyor, odaklanamıyorum. Duygusal olarak uyuşuğum. Kendimi hiç bu kadar yalnız ve güçsüz hissetmedim diyorsanız lütfen okuyunuz.

Travma Sonrası Stres Bozukluğu Nedir?
Çoğumuz bir travmatik olaya (sevilen birinin kaybı, ciddi bir hastalık, kaza veya kişisel saldırı.) şahit olmuşuzdur veya yaşamışızdır. Zamanla, yas dönemi geçer, acı azalır ve hayat normal halinde devam eder. Çoğumuz travmatik olaydan sonra kendiliğinden iyileşiriz. Ama bazı kişiler travmatik olaydan sonra aylar, hatta yıllar geçse bile iyileşmeyebilir, travmadan dolayı aşırı stres veya kaygı yaşamaya devam ederler.
Bu kişiler sık sık olayı tekrar yaşıyor gibi görüntülerini (flashback) görebilir veya olayla ilgili kabuslar görebilir, rahatlamak, konsantre olmak veya uyumak gibi kolay şeyler zorlaşır, kendilerini sevdiği kişilere yabancılaşmış gibi hissederler. Bu durumda travma sonrası stres bozukluğundan bahsederiz.

TSSB belirtileri nelerdir?
Travma Sonrası Stres Bozukluğu ciddi bir hastalıktır.
Üç tip belirti kümesi vardır:
Travmanın anılarından kurtulamamak: Çok rahatsız edici, beklenmedik şekilde oluşan, travmayı tekrar yaşıyormuş gibi görüntüler (flashback) veya kâbuslar görmek, olayı hatırlatan bir şey olmasa da sürekli akla gelmesi, olay hatırlandığında çarpıntı, terleme gibi bedensel rahatsızlık duyulması.
Travmayı hatırlatan durumlardan kaçınmaya çalışmak: Duygusal olarak uyuşuk olmak ve travmayı hatırlatan insanlardan, olaylardan, aktivitelerden kaçınmak, uzak durmak.
Aşır derece tetikte olma belirtileri: Uyumak ve konsantre olmakta zorlanmak, tedirgin olmak, hemen sinirlenmek ve öfkelenmek, ufak seslerle irkilmek gibi.

Anksiyete Bozuklukları Hakkında
Anksiyete hayatın bir parçasıdır; vücudumuzun bize bir tehlikenin veya hatanın olduğunu haberdar etmesidir.
Bize zarardan uzak durmayı ve tehlike anında hemen hareketlenip kendimizi korumayı sağlar.
Fakat, bazı kişiler için bu anksiyete sürekli ve bunaltıcı olabilir, kişinin günlük aktivitelerini yerine getirmesine engel olabilir.
Bu durumda “anksiyete bozukluğu” adı verilen bir hastalıktan bahsedilir. TSSB de anksiyete bozukluklarından birisidir.

Travmatik olaydan sonra yaşanan normal anksiyete ve TSSB arasındaki fark nedir?
Normal Anksiyete
Bir trafik kazasından sonra korkutucu düşünceler veya görüntüler, uyumak veya konsantre olmakta zorlanma, kazadan günler ve haftalar sonra tedirgin ve sinirli hissetmek; daha sonra normale dönmek.
Birisinin ani ölümüne şahit olduktan sonra yalnız kalmayı tercih etmek, olay ile ilgili insanlardan ve yerlerden uzak durmak ve aile/arkadaşlarla olan aktivitelere katılmamak.
Bunun süresi normalde bir kaç haftayı geçmemeli.
Yaşamı tehdit eden doğal afetten, eşyalarını kaybettikten sonra korkmak, öfkeli ve sinirli olmak. Bunlar normal anksiyete belirtileri olabilir.

TSSB
Trafik kazasından sonra, kaza ile ilgili sürekli, kronik, rahatsız edici, beklenmedik anılar, görüntüler (flashback) veya kabuslar görmek; travma geçtikten uzun süre sonra aniden duyguların taşması. Kaza anını tekrar tekrar yaşıyor gibi olmak.
Ne olursa olsun, ölen kişiyi hatırlatan her şeyden, herkesten uzak durmak, her şeye karşı ilgisiz olmak ve aile/ar­kadaşlardan aylar veya yıllarca uzak durmak.
Doğal afete şahit olduktan uzun süre sonra bile ciddi ve tekrarlayan sinirlilik, tedirginlik hali, uykusuzluk ve dikkat kaybı yaşamak.

TSSB’nin Sebepleri nelerdir?
Bir travmatik olaydan sonra neden bazı insanlarda TSSB oluşur ve bazılarından oluşmaz, bilinmiyor. Fakat, travma ne kadar ciddi, uzun süren ve tehlikeli olursa, kişinin TSSB geliştirme ihtimalinin o kadar yüksek olduğu düşünülüyor.
Özellikle, başka insanlar tarafından yapılan travmalar (tecavüz, savaş veya saldırı) TSSB oluşmasında daha yüksek bir olasılık gösteriyor.

Tedavi seçenekleri nelerdir?
Travma yaşayan herkesin genellikle tedavi görmesi gerekmez.
Normalde zaman geçtikçe ve aile, arkadaş veya çevrenin yardımıyla travmadan sonra kişiler iyileşebilir. Fakat belirtiler bir kaç haftayı geçerse ve zaman içinde azalmak yerine hayatı etkiler hale gelirse bir profesyonele danışmak önemlidir. Neyse ki, TSSB ve diğer anksiyete bozuklukları için tedavi gören çoğu kişi tedaviye olumlu yanıt verir ve hayatların kalitesinde yükselme izlenir.
Mevcut tedavi uygulamalarının bazıları:
Bilişsel-davranış terapisi (BDT), maruz kalma terapisi (exposure therapy), anksiyete ile baş etme programları, EMDR ve ilaç tedavisidir.

ÇOCUKLARDA TRAVMA, TRAVMANIN ETKİLERİ VE ANNE BABALARA ÖNERİLER

Ülkemiz olarak şuan hayli zor bir dönemden geçiyoruz. Özellikle son günlerde yaşamış olduğumuz toplumsal olaylar, insanları çok derinden etkiledi ve bu durum karşısında çocuklarımız da çok ciddi bir şekilde zorlandılar.
Toplumsal olarak yaşamış olduğumuz bu durum aslında psikolojik tahlilde travma yaratan bir durumdur ve hepimizi çok derinden sarsmıştır, etkileri de uzun bir süre devam edecektir.

Peki travma nedir?
Travma; Hayatın günlük akışı içinde, hiç beklenmeyen bir anda ortaya çıkıp insanın dayanma gücünü zorlayan, ani ve beklenmedik bir şekilde gelişen (ölüm, doğal afetler, kazalar, terör eylemleri, savaş, vs) ve psikolojik bütünlüğünü alt üst eden durumlardır.

Çocuklar için travma ve anlamı
Çocuğun yaşanan olayları hem kendi yaşamına hem de yakınlarının yaşamına tehdit olarak algılaması durumudur.
Çocukların travmatik olaylar karşısında gösterdikleri tepkiler benzerlik göstermekle birlikte, her yaş grubunun gelişimsel özelliklerine bağlı olarak, tepkilerin ortaya konmasında farklılaşmalar olabilir.

Travmatik durum yaşandığında
Bana ne olacak?
Anne babama veya yakınlarıma ne olacak….?
Durumu ve bununla baş etmede çaresizliğin getirdiği etki sonucu tüm psikolojik yapısının darma dağın olması durumudur.
Tabi buna ek olarak çevreden ve televizyonlardan sosyal medyadan gördüğü ve duyduğu haberler de aynı zorlanmayı oluşturacak etkenlerdir.

Travmatik Bir Olaydan Sonra Çocuğa Destek Olmak
Çocuğa yaşadığı durumla ilgili ayrıntılı bilgi verilmelidir.
Çocuğun olayla ilgili duygu ve düşüncelerini ifade etmesine izin verilmelidir, “Sakın üzülme, kuvvetli olmamız gerekiyor” şeklinde bir konuşma yerine, “Evet, üzülüyorsun, anlıyorum” şeklinde bir konuşma, çocuğu daha çok rahatlatacaktır.
Çocuğunuzla fiziksel temasta bulunmak çok önemlidir.
Çocuk korktuğunda onu nasıl koruyacağınızı anlatınız.
Çocuğa oyun oynama ve resim yapma fırsatı verilmeli, onun yaşadıklarını dışa vurması sağlanmalıdır.
Çocuğun, yaşanan durum ile ilgili sorularına mutlaka bir yanıt bulunmalıdır. Bu yanıt “Bilmiyorum, öğrendiğim zaman seninle paylaşırım” da olabilir, duymamazlıktan gelmek çocuk açısından en rahatsız edici durumdur.

Ne zaman bir uzmana başvurmalıyız?
Eğer çocuğunuz gün içinde sebepsiz yere huzursuzluki tedirginlik korku ve kaygılar yaşıyorsa,
Sizinle konuşmakta zorlanıyorsa,
Gece uyumakta zorluk çekiyorsa,
Uykusundan sık sık uyanıyorsa,
Ağlama yada korku nöbetleri yaşıyorsa,
Size yapışık olarak geziyorsa,
Anne babasız bir odadan diğerine geçmeye bile zorlanıyorsa,
Normal durumlara yada problemlere bile gereğinden fazla tepkiler veriyorsa… vb durumları yaşıyorsa mutlaka bir profesyonel destek alınız.

Unutmayın ki uzman desteğinin temel amacı çocuğun öncelikle korku ve kaygılarını gidermek ve daha da önemlisi psikolojik yapısını güçlü tutabilmektir.

TÜM BAŞLIKLAR İÇİN TIKLAYINIZ
ÇOCUKLARDA TRAVMA, TRAVMANIN ETKİLERİ VE ANNE BABALARA ÖNERİLER
MESLEKTAŞLARIMIZ İÇİN ACİL VE ÜCRETSİZ “PSİKOLOJİK İLK YARDIM VE TSSB EĞİTİMİ”
ÜCRETSİZ TRAVMA DESTEK HİZMETİ
RUH SAĞLIĞI DERNEĞİNDEN “15 TEMMUZ TRAVMASI” İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI